Ana Sayfa
     İletişim
     Ziyaretci defteri
     Gidiyorsun
     Hüzün Çiçeği
     Hüzün cicekleri
     Hüzün Çiçeği 1
     Hüzün Çiçeği 2
     Hüzün
     Hüzün Çiçeği 3
     RESiM 17
     Hüzün Çiçeği 4
     Hüzün Çiçeği 5
     Hüzün Çiçeği 6
     Hüzün çiçeği 7
     Hüzün Çiçegi 8
     Hüzün Çiçegi 9
     Hüzün Çiçegi 10
     Hüzün çiçeği 11
     Sustum
     Hüzün Mektubu
     Hüzün çiçeği 12
     Hüzün çiçeği 13
     Hüzün çiçeği 14
     Hüzün çiçeği 15
     Hüzün çiçeği 16
     Ağlama Sakın
     Hüzün çiçeği 17
     Hüzün çiçeği 18
     Hüzün çiçeği 19
     Hüzün çiçeği 20
     Hüzün çiçeği 21
     Hüzün çiçeği 22
     Hüzün çiçeği 23
     Hüzün çiçeği 24
     Hüzün çiçeği 25
     Hüzün çiçeği 26
     Hüzün çiçeği 27
     Hüzün çiçeği 28
     Hüzün çiçeği 29
     Hüzün çiçeği 30
     Hüzün çiçeği 31
     Hüzün çiçeği 32
     Hüzün çiçeği 33
     Hüzün çiçeği 34
     VEDA 1
     VEDA 2
     VEDA 3
     VEDA 4
     RESiM 1
     RESiM 2
     RESiM 3
     RESiM 4
     RESiM 5
     RESiM 6
     RESiM 7
     RESiM 8
     RESiM 9
     Siirler-1
     Siirler 2
     RESiM 10
     RESiM 11
     RESiM 12
     RESiM 13
     RESiM 14
     RESiM 15
     RESiM 16
     RESiM 18
     RESiM 19
     RESiM 20
     RESiM 21
     RESiM 22
     RESiM 23
     RESiM 24
     RESiM 25
     RESiM 26
     RESiM 27
     RESiM 28
     RESiM 29
     RESiM 30
     RESiM 31
     RESiM 32
     RESiM 33
     Gül Resimleri
     ESMA UL HUSNA
     Manzara
     Hüzün çiçeği 35



ŞİİR SEVDASI - VEDA 2


VEDA ÇIĞLIĞI

Şu an bağrıma yasladığım sensin,
Tuttuğum el,
Okşadığım ten,
Yaktığım gözler,
Sus,
Hiç konuşma
Bugün ben konuşmak istiyorum.
Çenem kopsada,
Yüreğim daralıp,
Tansiyonum çıksada,
Bir düşmanım gelip,
Herkesin içine,
Gözlerime kurşunlar tıkayıp,
Kalbime bir hançer saplayıp,
Beni vursa da,
Umrumda değil.


Sus hiç konuşma,
Dudakların sadece öpüşsün benimle,
Gözünün alabildiği deniz,
Sahillerden çekilse,
Bütün canlılarını susuzluğa çaldırsa,
Bu mavilikler,
Bir petrole bulanıp,
İki martını çarpışmasıyla kıvımcımlanıp yansa,
Ve yaksa kendini buharlaştırsa,
İçindeki tabiatı,
Gözyaşlarıyla feda etse,
Umrumda değil.


Gündüzler karanlığa,
Geceler aydınlığa aldansa,
Koşsa hiç tanımadığım bir çocuk,
Derin sulara atlasa,
Hiç kimse yardım etmese, boğulsa,
Gömse kendini bir insan diri diri,
Sahildeki kumlara,
Dışarıda kalan kafasını,
Diğerleri taşlarla parçalasa,
Yarasalar bassa gündüz vakti sahili,
Gördüğü ve hissettiği her canlıyı,
Isırıklarıyla,
İşkence ederek,
Zehirleyerek öldürse,
Umrumda değil.


Şu karşı ki dağlar,
Bir güneş ateşine tutulup,
Hektarlarca tükense,
Tonlarca canlıyı telef etse kendisiyle,
Kaçmak isteyenleri de bağrından yakalayıp,
Zevkini süre süre canını alsa,
Gökteki yıldızlar,
Öyle tek tek değil,
Birden,
Hep bir ağızdan dünyaya atlasa,
Düştüğü yeri dağıtsa birer birer,
Bütün evren siyah bir duman
Ve kötü bir kokuya,
Terketse kendini,
Bu ay ışığı,
Güneşten çaldığı rengini,
Feda etse her gece,
Milyonlarca yıl,
Yokmuşcasına kapkaranlık parlasa,
Umrumda değil.


Ne olur sus!
Bu gün hiç konuşma.
Sadece gözyaşlarını görmek istiyorum,
Aşkın en asil şahidi onlar,
Yalan söylemeye çalışsa da gözler,
Doğrunun tek şahidi.
Biraz sonra,
Bir asi rüzgar ve bir kızıllık belirse,
Mahşere giden ilk tılsım atılsa dünyaya,
Melek hüzünle borusunu öttürüp,
Bütün evreni tanrıya bağışlasa,
İri taneli dolular yağıp,
Hiç görülmemiş boranlar,
Fırtınalar,
Kar yağışları kaplasa her yeri,
Hiç işkence çekmeden,
Kendimizi tanrıya adasak,
Ya da
Şu gördüğün uçurumun kenarından,
Gözlerimizi son kez ve beraberce kapatıp,
Bedenimizi ilk önce rüzgara,
Sonra çılgın sulara kaptırsak,
Beraberce sevdiğimiz her şeyden,
Beraberce ve aynı anda,
Vazgeçsek,
Çok acı çeksekte ölümle buluşmadan,
Umrumda değil,


Sen şu an yanımdasın ya,
Nefes almak,
Oturmak,
Gözlerimi sonzsuzluğa açmak,
Kısacası,
Ne ölmek,
Ne yaşamak,
Hiç bir şey,
Ama hiç bir şey,
Sen yoksan umrumda değil.

Ne olur konuş benimle,
Ağlama,
Gözyaşlarımız bize belki yarında gerekli,
Bu gün olduğu gibi,
Yarın belki sadece gözlerimize işkence edeceğiz,
Böyle veda olurmu diye sorma bana,
Öyle bir veda ki bu,
Herkese nasip olmaz,
Acıkacağın zamanı bilmek,
Başına gelecekleri tahmin etmek,
Öleceğin saniyeyi hissetmek bu,
Çok asil, çok kutsal bir zaman,
Yaşanamayacağı bilindiği halde,
Yaşanabilmesi için,
Her şeyin feda edilebileceği,
Çok kutsal bir zaman,
Ama benim yinede,
Hiç bir şey umrumda değil.


Neden susuyorsun?
Konuş benimle,
Ağlamanı istemiyorum artık,
Seni seviyorum dedim,
Duydun mu biraz önce,
Sende bana söyle,
Konuşmaya cesaretin yok mu?
Ver gözlerini elime,
Senden duyamasam da,
Gözlerin söyleyecek nasılsa,
Biraz sonra gözlerime,
Bir veda değil bu,
Yalan bunlar,
Kim bu yanımda ki ?
Senmisin?
Bu yüz,
Bu güzellik,
Bu gözler,
Dudaklar,
Kime ait olabilir ki?
SENDEN BAŞKA...
Bugün 68 ziyaretçi (108 klik) kişi burdaydı!

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol